Kayıtlar

2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yakında bir uzak diyar, İğneada

Resim
Çocukluğumdan beri doğa ile yakın olmayı sevmişimdir. Neyse ki ilk gençliğimde arkadaşlarım da benim gibiydi. Onca yoklukta doğa yürüyüşü ve kamp hayalleri kurar, tek kaynak olan Atlas dergisini elimizden düşürmezdik. Ne gerekli malzemelere ulaşma imkanı vardı, ne de ulaştığımızı alacak paramız. Şimdiki gibi onlarca mağaza yoktu ve olanlardan bir şeyler almak bizim için imkansızdı. Ama bir yolunu bulup derme çatma malzemeler ile doğa yürüyüşü yapar, kamp kurmak için dağlara vururduk kendimizi... Sonra zaman değişti, hayat değişti, biz değiştik. Şimdi malzeme bol, nispeten ucuz ama zaman ve fırsat az. Şartlar değişse de, bazıları iyileşse bazıları kötüleşse de değişmeyen tek şey doğanın aralıksız devam eden çağrısı ve yarattığı coşku. Bu yaz, çağrıya daha fazla kayıtsız kalamadık ve can dostum Gökhan Kadrioğlu ile İğneada'ya gitmeye karar verdik. İğneada Kırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı bir sahil kasabası. Trakya'nın Karadeniz sahilinde Bulgaristan sınırından kuş

Başlangıç...

Çok gezen mi bilir, çok okuyan mı? Herkese göre cevabı değişen bir sorudur bu aslında... Bana göre söz uçar yazı kalır, yazılmayan her şey unutmaya mahkumdur. Zamanla soluklaşır. Sonunda uzak hayallerden başka bir şey kalmaz geriye. Sonra bir gün sabah olmaz. Tüm yaşanmışlıklar sonsuza kadar yok olur. Öyleyse, çok gezmek çok okumak iyidir de onları paylaşmak daha da değerli olmaz mı? Peki, madem öyle biz de elimizden geldiğince okuyalım, okuduklarımızı yerinde görelim ve paylaşalım. Belki birileri okur, sonra gezer, sonra paylaşır, sonra birileri de onları okur... Böylece bu dünyayı yaşamaya değer kılan güzellikler, dünya durdukça durmaya, paylaşılmaya, tekrar tekrar yazılmaya ve okunmaya devam eder. Buyurun bakalım, gezelim, görelim, yiyelim, içelim..